Kayıtlar

Ağustos, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sum sum summertime sadness

Resim
Duymayan kaldı mı bilmiyorum ama bir de ben diyeyim istedim: Lana Del Rey dinleyin ve dinletin! Sonbahar gibi hafif bulutlu, hafif serin, tuhaf  bir hüzün, bir yandan yaşadığını hissetme... Tori Amos, Paula Cole, Chantal Kreviazuk tarzında bizi düşünceden düşüncelere götüren bir ses, bir acayip duygu yoğunluğu... Bir de sonbahar için H&M'in tanıtımını üstlenmiş. Bir kadını nereden vuracağınızı biliyorsunuz :p

Şimdi ben geriye giderken direksiyonu sağa kırsam araba da sağa gider mi?

Resim
Ey okur, blog ne işe yarar? Okur için ıvır zıvır konularda diğer insanların ne düşündüklerini görme, pasta börek tarifi alma, ruj far alıyorsan önceden yorum okuma, vaktini boşa harcama vs... Çok işlevsel bir yönü var yani. Ben de bu işlevsellik işine bir de "sinir oldum, kamuoyuna şikayet ediciim" niteliği ekliyorum. Nasıl mı oluyor o? Geçen sene iş yerinde bir park sorunu yaşadım. Şimdi işe geç gelen arabası ile park yerlerini turlar turlar, sonunda ya dışarıya park etmek üzere mekandan ayrılır ya da edepsizlik edip bir yerlere sıkışır. Ben de geç geldiğim bir gün öyle sersem sepelek arabayla dolanıyorum. Acaip araba kullanırım, tek hamlede arabayı park ederim gibi iddialarım yok ama yine de "eh işte iyiyim be" şeklinde bir bayğan sürücüyüm. Şimdi dikdörtgen şeklinde bir park yeri düşünün. Dikdörtgenin uzun köşelerine yaklaşık 7-8 araba park ediyor. Normalda park yerinin en ücra köşesini oluşturan bu dikdörtgende yer bulurum, ancak heyhattı ki kadere o gün d

Siz beni kovmuyorsunuz, ben istifa ediyorum!

Küçükken okula gitmeyi sevmezdim, her fırsatta kaçmak için bahane arardım. Başarılı bir öğrenciydim aslında, kaçmamı gerektiren bir durum da yoktu ama niyeyse sabah erken kalkıp, bütün gün o dört duvar arasına kapatılmak aklıma yatmazdı. Hatta Erkin Koray'ın kendi çocuğunu (cinsiyeti hatırlayamadım) okula göndermeyip, evde eğitim verdiğini duyunca pek takdir etmiştim. İşte bu nedenle, üniversiteye başladığımda pek mutlu olmuştum. Ders sayıları az, istersen asarsın, ohh... Anarşik ruhuma uygun. Eh hal böyle olunca kaçınılmaz bir şekilde yüksek lisans da yapıldı. Ama ne var ki, hayatın acı gerçeklerinden kaçış yok! İlla ki bir noktada işe girmek zorundasınız. Hatta o nokta azıcık uzarsa insan bunalıma bile girer. Neyse işte böyle böyle işe girdim. Sonra bir şekilde o işten ayrılıp şimdikine girdim. Ama değişmeyen bir şey var! Benim ruhum hala daralıyor. Kalk her sabah gel!  Aslında işe başladığınız ilk 3-6 ay arası bir süre gayet güzel geçer. Çünkü bildiğiniz salaksınızdır. Çün