Amerikan Tarzı Korksak Mı?

Kapatın lambaları, üstünüze battaniyenizi çekin, bir de kucağınıza bir kase sıcak mısır... Sonra başlayın korku keyfine! Bayılıyorum bu şekilde korku filmi izlemeye, hele bir de arada içeriden tıkırtılar gelirse :) Korkmadıktan sonra neden korku filmi izlesin ki insan, değil mi? Son dönemde karşıma hadi izleyeyim diyeceğim bir korku filmi çıkmadı, sadece içimde bir defa daha Rosemary'nin Bebeğini izleme isteği var. Ancak...

Ancak kısa süreli de olsa korku filmi arzumu yatıştıran bir diziye rastladım: "American Horror Story". Henüz 3 bölüm izledim ama gerçekten keyifle izledim. Son dönemde bir çok diziyi sırf izlemiş olmak adına izleyip, sahneleri umarsızca atlıyorum. Burada filmin giriş jeneriği dahil hepsini zevkle izliyorum.



Hımm, nedir bu diziye beni çeken? Her bölümün başında ufak bir kısa korku  filmi tadında bir sahne olması süper. Hiç izlemeyenler için bunun dizinin geneli ile bağlantısını açıklamamak gerek. Sonra dizi boyunca kullanılan müzikler şahane, hemen bulayım da bir daha dinleyeyim dedirtiyor. Jessica Lange var, psikopat hizmetçi var, ne olduğunu çözemediğimiz karakterler var, doğaüstülükler var. Kısaca bir korku izlencesinde aranacak herşey var. Dylan McDermott da var da o beni çok etkilemiyor açıkcası.





Dizinin, David Lynch, Alfred Hithcock ve Roman Polanski tarzı karışık bir anlatımı var. Lynch gibi boğmuyor ama, herşey dozunda.

Bu arada değinmeden geçmeyelim, dizinin "creator"ı Nip/Tuck'tan hatırlayacağınız Ryan Murphy. Bilmem sizin için yeterince iyi bir referans oldu mu?

Bu diziyi izleyin derim, üzerine daha çok konuşup patlamış mısır yiyeceğiz!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gezi Notları : Kamerun - Yaounde

Gezi Notları : Kuveyt

Gezi Notları: Bangladeş